AŞK'ın tasavvufa yolculuğu.....

Konya'da birbirinden güzel unutlmaz günler yaşadım...Hepsi birbirinden güzel ve muhteşemdi...Anlatılmaz yaşanırdı gerçekten...
Gel, Ne olursan ol Gel diyen Mevlana Celaleddin Rumi,
 "Giderken geldiğin gibi gitme"
demek istiyormuş aslında...
Bu aralar Mevlana ve Şems'i anlatan tüm kitaplarının hepsini okumak istiyorum.. Kitapları okudukça tasavvufa ilgi duymaya başladım...
Elif Şafak'ın " Aşk"
Sinan Yağmur'un "Aşkın Gözyaşları" nı okudum.
 Elimde iki tane muhteşem kitap var okumam gereken;
Ahmet Ümit'in "Bab-ı Esrar" ı  ile Sinan Yağmur'un "Tennure ve Ateş"
Oysa bizler yıllardır tüm dünyaya 'Gel Ne olursan ol Yine Gel" diye seslenen Mevlana'yı bi tanımayı bırak anlamaya bile çalışmamız ne acı.
Kitaplarda bi yerde yeterli değil..

Ama  "Aşk" ve "Aşkın Gözyaşları" romanlarını okumasaydım ve  Şems Tebrizi'yi bu kadar merak edip görmeye gidermiydim bilinmez....
Türbesi muhteşem ve muazzam.. İçeriye girdiğinizde tek kelimeyle büyüleniyosunuz...
Aşkın Gözyaşları kitabından;
 Mevlana'yı görmek Hz. Muhammet(s.a.v.) i görmek demek.
Dünyada iki tane yeşil çinili kubbe var. Birisi Hz. Muhammet(s.a.v.) 'in biriside Mevlana'nın..
Mevlana Şems ile tanışmadan önce Celaleddin Rumi iken Şems'ten sonra  Mevlana Celalettin Rumi oluyor.
Mevlanayı Mevlana yapan ise Şems.
Şeytan'ın Ademoğlundan tek farkı 'aşk' tan mahrum kalışı.
Aşk'ın tasavvufi yolculuğu unutulmaz yaşanır sadece...
Kitaptan unutulmaz hikayeler,
Şems'i sevmeyen onu küçük düşürmeye çalışan 3 katolik, Şems'e sorular sorarak Şems'i sınamaya ve mat etmeye çalışırlar.
Şems'e gelip sana 3 sualimiz var. Dünyada gitmediğimiz derviş, alim kalmadı ama bu sorulara cevap vereni bulamadık derler.
Şems Hazretleri tamam sorun der,
1- Allah vardır diyorsunuz. Onun varlığını gösterecek deliller gösteremiyorsunuz.
2-Şeytan ateşten yaratıldı. Cehennemde de ateş var diyorsunuz.  Ateşle ateşin imtihanı olur mu. Ateş ateşi nasıl yakar.
3-Bu dünyada ne yaparsanız yapan asıl hesap öbür dünyada  görülecek diyorsunuz. Fakat bu dünyada yapılanların hesabını görülmesi ne?
Şems soruları dinler ve bittiğinde ise yerdeki kerpiçi alır katoliklerden birinin kafasına vuru. Kanlar içinde kalan katolik ne oldu ne yaptın derken hasteneye götürülür kafası sarılır ve dikiş atılır.
Mevlana'ya susu işareti yapan Şems onların tekrar geleceğini söyler.
Katolikler şikayetçi olurlar Şems'ten ve mahkeme çıkarlar.
Hakim Şems'e adamın şikayetçi olduğunu ve söyleyecek bişeyin varmı diye sorar,
Şems, bana Allah vardır diyorsunuz. Onun varlığını gösterecek deliller gösteremiyorsunuz.diye soru sordu. Bende soruyu cevapladım. Kafam ağrıyor diyor öyleyse ağrıyı göstersin bana. 
Şeytan ateşten yaratıldı. Cehennemde de ateş var diyorsunuz.  Ateşle ateşin imtihanı olur mu. Ateş ateşi nasıl yakar. diye sordu. Kendisi çamurdan yapıldı. ben ona çamurla vurdum. Toprak toprağın canını acıtırmı acıtmaması lazımdı o zaman.
Bu dünyada ne yaparsanız yapan asıl hesap öbür dünyada  görülecek diyorsunuz. Fakat bu dünyada yapılanların hesabını görülmesi ne? diye sordu.
Madem hak öbür dünyada aranacak o zaman neden benden şikayetçi olup hakkını aramak için dava açtı.
3 katolikte aldığı cevap karşısında aptala döner ve hemen Şems Hazretlerinin eteğini öpüp müslüman olurlar.